Ay’a Yolculuk – Jules Verne

Bu hafta modern bilim kurgu türünün temellerini atmış bir yazarın kitabından bahsedeceğim. Tabii tahmin etmesi zor değil, yazarımız Jules Verne. Kitabımız ise; önemli eserlerinden biri olan, Ay’a Yolculuk.

Öncelikle yazarımızdan bahsedecek olursak; Jules Verne, 1828 yılında Fransa’da doğdu. Çocukluğu, bir liman şehri olan Nantes’ta geçti. Denizlere ve maceralara olan ilgisi yazdığı eserlerden anlaşılıyor. Jules Verne bir avukatın oğluydu ve babasının izinden gitmesi için hukuk eğitimine Paris’e gönderildi. Hukuk eğitimi almasına rağmen asıl ilgi alanı olan edebiyat ve tiyatroya yöneldi. Pierre-Jules Hetzel adlı bir yayıncı ile tanıştıktan sonra eserlerini yayınlamaya başladı. Hetzel, ona “Olağanüstü Seyahatler” isimli serisini yazma fırsatı verdi.

Jules Verne, bilimsel gerçeklere dayanan macera dolu hikayeler kurguladı. Gelecekte yapılacak birçok bilimsel çalışmayı önceden tahmin ettiğini söyleyebiliriz. Onun eserlerini benzersiz kılan ise, ilk kez bir yazarın ayrıntılı bilimsel bilgiler ve araştırmalara yer vermesiydi.

Gelelim “Ay’a Yolculuk” kitabı bize ne anlatıyor?

Kitap, Amerikan İç Savaşı'ndan sonra bir grup topçu mühendisinin Ay'a bir mermi göndermeye karar vermesiyle başlar. Sonrasında gelişen olayları ve merminin Ay’a gönderilmesine kadar olan kısımları ayrıntılı bir şekilde anlatıyor. Öncelikle gönderilme zamanının saptanması, yerin belirlenmesi, merminin hazırlanması ve gerekli malzemeler gibi tüm detayları içeriyor. Son aşamaya yaklaştıklarında ise, maceraperest bir gezgin mermiyle birlikte Ay’a gitmek istediğini söylüyor. Ve üç cesur adam, mermi içinde Ay’a ilk yolculuğu gerçekleştiriyorlar.

Jules Verne, bu kitapta dönemin bilimsel bilgilerini de kullanarak bir gün Ay’a yolculuğun mümkün olabileceğini göstermiştir. Ayrıca kitap, yazıldığı dönemde insanların bilime olan inancını ve doğayı keşfetme arzusunu da vurguluyor.

Yayınlandığı dönemde büyük ilgi görmüş ve uzay yolculuğu kavramının popülerleşmesini sağlamıştır. Seneler sonra, 1969’da Apollo 11’in Ay’a inişiyle kitap daha da anlam kazanmış ve insanlara yazarın hayallerinin gerçeğe dönüştüğünü düşündürmüştür.